İŞTE ATATÜRK

İŞTE ATATÜRK
Allah Kuran’da: “Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme! Çünkü kulak, göz ve gönlün hepsi bundan sorumlu tutulacaktır.” (17/İSRA/36) buyurmuştur. Atatürk de: “Türk Kuran'ın arkasında koşuyor; fakat onun ne dediğini anlamıyor, içinde neler var bilmiyor ve bilmeden tapınıyor. Benim maksadım; arkasında koştuğu kitapta neler olduğunu Türk anlasın” (Osman Ergin, Türk Maarif Tarihi 1-5, 1977 /A. Gürtaş, s. 41) demektedir.- "İŞTE ATATÜRK" PORTALINA GİRMEK İSTEDİĞİNİZDE YUKARIDAKİ RESMİ TIKLAYINIZ.

19 Ağustos 2016 Cuma

KAVRAM OLARAK YARATMA


I. YARATILIŞ VE VARLIKLAR

             

A. YARATMA


1. KAVRAM OLARAK YARATMA:


 “O ki yarattı, düzene koydu, O ki miktarını, şeklini belirledi, yolunu çizip aydınlattı. O ki otlağı çıkardı, Sonra da onu sellerin sürüklediği morarmış bir atık haline getirdi. 87. sure (A'LÂ) 2-5. ayet (Resmi: 87/İniş:8/Alfabetik:5)

Yemin olsun, biz gökleri, yeri ve bunlar arasındakileri altı günde yarattık. Ve bize hiçbir yorgunluk dokunmadı. 50. sure (KAF) 38. ayet (Resmi: 50/İniş:34/Alfabetik:49)
 
İlk yaratan da O'dur, tekrar yaratan da O'dur!! 85. sure (BÜRÛC) 13. ayet (Resmi: 85/İniş:27/Alfabetik:14)
Şu bir gerçek ki, biz her şeyi bir ölçüye göre/bir kaderle yarattık. Emrimiz bir tektir, bir göz kırpma gibidir. 54. sure (KAMER) 49-50. ayet (Resmi: 54/İniş:37/Alfabetik:52)
Kendi yaratılışını unutmuş da bize örnek veriyor. Ve bir de şöyle diyor: "Şu çürümüş kemiklere kim hayat verecek?" De ki: "Onlara hayatı verecek olan, onları ilk kez yaratandır. O, bütün yaratılmışları/her türlü yaratmayı çok iyi bilmektedir." 36. sure (YÂSÎN) 78-79. ayet (Resmi: 36/İniş:41/Alfabetik:108)
O bir şeyi istediğinde, buyruğu sadece şunu söylemektir: "Ol!" Artık o, oluverir. 36. sure (YÂSÎN) 82. ayet (Resmi: 36/İniş:41/Alfabetik:108)
 
"Bu budur." dedi. Rabbin şöyle buyurdu: "Onu yapmak benim için çok kolaydır. Nitekim daha önce de sen hiçbir şey değilken seni yaratmıştım." 19. sure (MERYEM) 9. ayet (Resmi: 19/İniş:44/Alfabetik:63)
Bir oğul edinmek Allah'a asla yakışmaz. O'nun şanı yücedir. Bir iş ve oluşa karar verdi mi, ona sadece "Ol!" der, o hemen oluverir. 19. sure (MERYEM) 35. ayet (Resmi: 19/İniş:44/Alfabetik:63)

Hatırlamıyor mu insan; o daha önce hiçbir şey değilken, onu biz yarattık. 19. sure (MERYEM) 67. ayet (Resmi: 19/İniş:44/Alfabetik:63)
Yaratmaya ilk başlayan/yaratılanları ilk yaratan O'dur. Sonra onları çevirip yeniden yaratacaktır. Bu O'nun için çok da kolaydır. Göklerde ve yerde en yüce örnekler/en yüce sıfatlar O'nundur. O'dur Azîz, O'dur Hakîm... 30. sure (RÛM) 27. ayet (Resmi: 30/İniş:84/Alfabetik:87)
Yemin olsun, ilk yaratışı / yaratılışı bildiniz. Peki düşünüp ibret alsanız olmaz mı? Ekmekte olduğunuzu gördünüz mü? Siz mi bitiriyorsunuz onu, yoksa bitirenler bizler miyiz? Dileseydik, onu kuru bir çöp haline getirirdik de başlardınız şu şekilde gevelemeye: "Vallahi, kayba uğrayıp borçlandık." "Doğrusu mahrum bırakıldık biz." Şu içmekte olduğunuz suya baktınız mı? Buluttan onu siz mi indirdiniz, yoksa indirenler bizler miyiz? Dileseydik, onu tuzlu yapıverirdik. Peki şükretmeniz gerekmez mi? Çakıp çakıp çıkardığınız o ateşi gördünüz mü? Onun ağacını siz mi yarattınız yoksa yaratıp oluşturan bizler miyiz? Biz onu hem bir ibret hem de çöl yolcularına bir nimet kıldık. O halde o yüce Rabbinin adını tespih et! 56. sure (VÂKIA) 62.-74 ayet (Resmi: 56/İniş:46/Alfabetik:107)
Sizin yaratılmanız da diriltilmeniz de bir tek canlınınki gibidir. Allah Semî'dir, Basîr'dir. 31. sure (LOKMAN) 28. ayet (Resmi: 31/İniş:57/Alfabetik:59)

O, odur ki, gökleri ve yeri altı günde yaratmıştır. O'nun arşı da su üzerinde idi. Böyle yapması, iş ve davranış yönünden hanginizin daha güzel olduğunu belirlemek için sizi denemeye yöneliktir. Sen, "Kuşkusuz, sizler ölümden sonra diriltileceksiniz!" dediğinde, küfre batanlar hemen ve kesinlikle şöyle derler: "Bu apaçık bir büyüden başka şey değildir." 11. sure (HÛD) 7. ayet (Resmi: 11/İniş:52/Alfabetik:38)

Şimdi sor onlara: Yaratış ve yaratılış bakımından onlar mı daha güçlüdür, yoksa bizim yarattığımız şuurlular mı? Gerçek şu ki, biz onları bir cıvık çamurdan yarattık. 37. sure (SÂFFÂT) 11. ayet (Resmi: 37/İniş:56/Alfabetik:90)
Allah Haalik'tir, her şeyin yaratıcısıdır. Her şey üzerine vekil olan da O'dur. 39. sure (ZÜMER) 62. ayet (Resmi: 39/İniş:59/Alfabetik:114)

Göklerin ve yerin yaratılışı/yarattıkları, insanların yaratılışından/insanlar âleminden elbette daha büyüktür. Ne var ki insanların çokları bilmiyorlar. 40. sure (MÜ'MİN) 57. ayet (Resmi: 40/İniş:60 / Alfabetik:69)
Allah'ın gökleri ve yeri hak olarak yarattığını görmedin mi? Dilerse sizi yok eder, yepyeni bir halk getirir. Bu, Allah'a hiç de zor gelmez. 14. sure (İBRÂHİM) 19-20. ayet (Resmi: 14/İniş:72/ Alfabetik:40)
Kendi benliklerinin içinde olup bitenleri de mi düşünmediler! Allah gökleri, yeri ve bu ikisi arasındakileri ancak hak üzere ve belirlenmiş bir süreye bağlı olarak yaratmıştır. Şu da bir gerçek ki, insanlardan çokları Rablerine kavuşmayı gerçekten inkâr ediyorlar. 30. sure (RÛM) 8. ayet (Resmi: 30/İniş:84/Alfabetik:87)

Biz gökleri, yeri ve bunlar arasındakileri eğlenmek için yaratmadık. İkisini de, sadece gerçeği göstermek üzere yarattık. Ama onların çokları bilmiyorlar. 44. sure (DUHÂN) 38-39. ayet (Resmi: 44/ İniş:64/Alfabetik:19)
Biz gökleri, yeri ve bunların arasındakileri hak olarak yarattık. O saat elbette gelecektir. Şimdi sen, uzanan elleri tut, güzel davran. 15. sure (HİCR) 85. ayet (Resmi: 15/İniş:54/Alfabetik:36)
Gökleri ve yeri ve ikisi arasındakileri hak olarak ve belirlenmiş bir süre için yarattık biz. Küfre batanlarsa uyarılmış oldukları şeyden yüz çevirmektedirler. 46. sure (AHKAF) 3. ayet (Resmi: 46/İniş:66/Alfabetik:3)
Biz şu göğü ve yeri ve ikisi arasındakileri boşuna yaratmadık. Böyle düşünmek, küfre sapanların sanısıdır. Vay hallerine o inkârcıların, ateş yüzünden! 38. sure (SÂD) 27. ayet (Resmi: 38/İniş:38/Alfabetik:88)

Gökleri ve yeri hak olarak yarattı. Arınmıştır onların ortak tuttukları şeylerden. 16. sure (NAHL) 3. ayet (Resmi: 16/İniş:70/Alfabetik:75)
Ve Allah, gökleri ve yeri hak olarak yarattı. Ta ki her benlik, kazancının karşılığıyla, hiç kimse zulme uğratılmaksızın, yüz yüze getirilsin. 45. sure (CÂSİYE) 22. ayet (Resmi: 45/İniş:65/ Alfabetik:15)
 
Biz, gökleri de yeri de bunlar arasındakileri de eğlenip eğlendirelim diye yaratmadık. Eğer bir eğlence edinmek isteseydik onu kendi katımızdan edinirdik. Ama böyle yapanlar değildik / yapsaydık öyle yapardık. 21. sure (ENBİYÂ) 16-17. ayet (Resmi: 21/İniş:73/Alfabetik:21)
O küfre sapanlar görmediler mi ki gökler ve yer bitişik idi, biz onları ayırdık. Her canlı şeyi sudan oluşturduk. Hâlâ iman etmeyecekler mi? 21. sure (ENBİYÂ) 30. ayet (Resmi: 21/İniş:73/ Alfabetik: 21)

O odur ki, geceyi, gündüzü, Güneş'i ve Ay'ı yarattı. Her biri bir yörüngede yüzmektedir. 21. sure (ENBİYÂ) 33. ayet (Resmi: 21/İniş:73/Alfabetik:21)
Yoksa onlar hiçbir şeysiz mi yaratıldılar? Yoksa bizzat kendileri mi yaratıcıdır? Yoksa gökleri ve yeri onlar mı yarattı? Hayır, onlar gerekli bilgiye ulaşamıyorlar! 52. sure (TÛR) 35-36. ayet (Resmi: 52/İniş:76/Alfabetik:106)  

Yemin olsun, rahatça, incitmeden çekenlere / düğümü hünerle çözenlere / bir yerden bir yere gidenlere / coşkuyla iç çekenlere, 79. sure (NÂZİÂT) 2. ayet (Resmi: 79/İniş:81/Alfabetik:78)

  RESUL KUR'AN'IN KUR'AN MESAJLARI - M. Kemal Adal

Selam...

​ T.C. / M. Kemal Adal 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder