İŞTE ATATÜRK

İŞTE ATATÜRK
Allah Kuran’da: “Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme! Çünkü kulak, göz ve gönlün hepsi bundan sorumlu tutulacaktır.” (17/İSRA/36) buyurmuştur. Atatürk de: “Türk Kuran'ın arkasında koşuyor; fakat onun ne dediğini anlamıyor, içinde neler var bilmiyor ve bilmeden tapınıyor. Benim maksadım; arkasında koştuğu kitapta neler olduğunu Türk anlasın” (Osman Ergin, Türk Maarif Tarihi 1-5, 1977 /A. Gürtaş, s. 41) demektedir.- "İŞTE ATATÜRK" PORTALINA GİRMEK İSTEDİĞİNİZDE YUKARIDAKİ RESMİ TIKLAYINIZ.

14 Mart 2016 Pazartesi

‘CEHENNEM MÜFETTİŞLERİ’ VE BİR MİLLETİN ISTIRABI


28 Şubat 2013, 12:24

Yaşar Nuri Öztürk
info@yasarnuri.com

Deyim, izleyici ve okuyucularımın…

Her yaş ve meslekten yüzlerce insan, dert yanıyor. Konu, din. Dertleri, beklentileri, özlemleri, sitemleri, şikâyetleri var insanların. Hepsinin ortak yanı, daha doğrusu ortak acısı, şu noktada düğümleniyor: Anlayış, şefkat, merhamet, ilgi ve sıcaklık beklediğimiz din adına horlanıyor, itiliyor, dışlanıyoruz. Din, kin aracı yapılıyor.

Devam ediyorlar: Cuma’da, Bayram’da ruhumuzu yıkamak ve Allah’a yaklaşmak için gittiğimiz camilerde âdeta, ‘Allah adına saldırı’ya uğruyoruz. Kalplerimizin çöp tenekesi, bedenlerimizin cehennem kütüğü, çocuklarımızın şeytanın askeri olduğunu söyleyen din görevlileri var. Sürekli camide görmediklerini, açık veya örtülü biçimde kâfir ilan ediyorlar.

Din hizmetlerinden emekli bir dostum şöyle yakınıyordu: “50 yıla yakın zamandır, görevli veya cemaat olarak, camiye devam ediyorum. Şu son zamanlarda, öyle insanlar dinliyorum ki, beni zaman zaman ‘camiye bir daha gelmeyeyim’ düşüncesine itiyorlar. Bunlar, din adına konuşandan çok, camiye gelenleri dışarıdakilere karşı kışkırtan miting konuşmacılarına benziyorlar.”

Evet, böyle söylüyorlar izleyicilerim, okuyucularım ve ekliyorlar: Neden, güzelin ve mutluluğun habercileri yerine, öfkenin sırtlanlarını dinliyoruz. Bunlar, Allah’ın dinini anlatan rahmet sözcüleri mi yoksa cehennem müfettişleri mi? Ölümsüz güzelliğin insana uzanan eli, bunlar mıdır? Din bu mudur? Özellikle, İslam bu mudur?

 Bizi okuyup dinleyen herkes İslam’ın bu olmadığı kanısını paylaşıyor. Peki, neler oldu da, din bu hale getirildi? Kur’an’ın ‘Âlemlerin Rabb’i’ olarak tanıttığı Allah’ı kliklerin özel şefi haline getirenler kimlerdir? Ve bunu neden yapıyorlar? Tüm varlıkların rahmeti olan bir Peygamberi, adamlarından başkasına iyi gözle bakmayan bedevi bir kabile reisi gibi sunanların hareket noktası ve gayeleri nedir?

Cevabım şudur bu kırgın insanlara: Dinden kastınız İslam’sa o, bu dinci zebanilerin anlattıkları değildir. Sözünü ettiğiniz insanların yaptıkları, bir örtülü engizisyondur. İslam, engizisyondan uzaktır. Peki, din adına bu horlama, bu kin, bu itme, bu küçümseme, bu azgınlık ve bu doymazlık nereden geliyor?

YOZLAŞMANIN ÜÇ ANA SEBEBİ

Kendilerinden başkalarını cehenneme tıkma sanatı haline getirdikleri ‘uydurulmuş din’in vücut bulmasında rol oynayan illetler bizim araştırmalarımıza göre, üç ana sebebe oturmaktadır:

1. Kaynaktan sapma,
2. Emperyalizm-sömürgecilik-despotizm baskıları,
3. Siyasal sömürü.

Kaynaktan sapma, diğer bir deyimle, Kur’an’dan uzaklaşma, Peygamberimizden hemen sonra başlamış ve 4-5 asır sonra İslam toplumlarının, Kur’an adına ortaya sürülen söz yığınlarına teslim olmalarıyla sonuçlanmıştır. Sizin bugün din adına karşılaştığınız tavır ve kişiler, başlangıcı 7-8 yüzyıl geriye giden bir yozlaşmanın günümüzdeki belirişleridir.

Emperyalizm-sömürgecilik-despotizmin baskılarına gelince; bunlar, ilk ikisi dıştan, üçüncüsü içten olmak üzere, yüzyılı aşkın bir zamandan beri Müslümanları kahır ve zulüm altında inletmiştir. Müslümanların duyguları bu inleme sırasında bilenmiş ve iç dünyaları hınç, eziklik, öfke ve nefretle dolmuştur.

Siyasal sömürü; bilgisizlik, yozlaşma ve ezilmişlik sonucu sergilenen katı ve İslam dışı tavrı, kendi çıkarlarını sürdürmek için beslemekte ve din diye pazarlamaktadır. Bu sömürü, 60 yılı aşkın bir zaman ülke içi hesaplarla kotarıldıktan sonra, son yıllarda çeşitli dış güçlerin katılım ve güdümleriyle yol alma sürecine girmiştir.

Din adına cehennem müfettişliği yapanları dinlerken bunları düşünmekte yarar vardır kanısındayız.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder